birbirine bağlanmış - Turkish English Dictionary
History

birbirine bağlanmış



Meanings of "birbirine bağlanmış" in English Turkish Dictionary : 3 result(s)

Turkish English
General
birbirine bağlanmış interconnected adj.
birbirine bağlanmış leashed adj.
Technical
birbirine bağlanmış interconnected adj.

Meanings of "birbirine bağlanmış" with other terms in English Turkish Dictionary : 11 result(s)

Turkish English
General
kolye gibi birbirine zincirleme bağlanmış bir dizi benzer şey necklace n.
bir çıkrığa dolanmış ve her iki ucu birbirine bağlanmış ip veya zincir messenger n.
veya ile birbirine bağlanmış ayrışık seçenekleri ileri süren disjunctive adj.
veya ile birbirine bağlanmış ayrışık seçenekler içeren disjunctive adj.
Technical
aynı anda birden fazla parçayı çalmak veya kaydetmek için sıkıca birbirine bağlanmış manyetik kayıt kafaları yoke n.
kimyasal veya mekanik yollarla birbirine bağlanmış bonded together by chemical or mechanical means adj.
Electric
termoelektrik akım üretip sıcaklığı ölçmede kullanılan, iki ucundan birbirine bağlanmış iki adet metal çubuk veya tel thermoelectric couple n.
Radio
birbirine paralel olarak bağlanmış bir bobin ve bir kondansatör vasıtasıyla gerçekleştirilen ve elemanların değerine bağlı olarak belirli bir frekansta salınım yapan elektronik devre tank circuit n.
Construction
silindirik çubuk demeti şeklinde birbirine bağlanmış yapı elemanı fascine n.
Aeronautic
birbirine bağlanmış eşit sinyal sistemi interlocking equisignal system n.
Anatomy
sinirin sert bir bağ doku tabakası ile birbirine bağlanmış sinir lifi demetlerinden oluşan ana kökü nerve trunk n.